Avusturya’daki Türkçe Medya | Yeteneksizlik, Bağımlılık ve Eleştirel Boşluklar

| Adem Hüyük 

Avusturya’da yaşayan Türk kökenli yurttaşlar için Türkçe haber sayfaları hem bilgiye ulaşma hem de toplumsal bağ kurma açısından önemli bir rol oynuyor. Buna rağmen, bu mecraların çoğunun içerik üretimi, bağımsızlık ve eleştirel duruş açısından ciddi eksiklikler barındırdığı gözlemlenmektedir.

Bu makalede özellikle araştırma ve içerik üretme yeteneksizliği, reklam vericinin baskısıyla bağımlılık ve resmi kurumlar ile diplomatik görevlilere yönelik eleştirel tutum eksikliği gibi üç ana başlık üzerinden Avusturya’daki Türkçe medyayı inceleyeceğiz. Ayrıca, bu alandaki sorunların okur açısından sonuçlarını ve çözüm önerilerini de tartışacağız.

İlk olarak belirtmek isterim ki, Avusturya’da öteden beri Türkçe habercilik ve gazetecilik noktasında gerçek anlamda hizmet vermek isteyen birçok güzel insan olduğunu vurgulamak zorundayım. Der Virgül olarak bu gazetecileri örnek aldığımızı ve yayınlarını merakla okuduğumuzu defalarca dile getirmişizdir. Zaten Der Virgül ailesi olarak karşımızda rakip aramadığımızı, örnek alacağımız bir yayın organı aradığımızı her platformda ifade ettik.

Zira bizi daha güçlü ve doğru haberciliğe itecek olan, bize göre bizden daha verimli içerik üreten ve haber yayınlayan gazeteler olacaktır. Der Virgül olarak kibre kapılmayacağımız, takdir ettiğimiz gazete yöneticileri ve imtiyaz sahipleri tarafından bilinmektedir. Biz, editoryal politikaları bakımından farklı düşündüğümüz yayın organlarını destekliyor ve gazeteciliğe devam etmelerini istiyoruz.

Ayrıca Der Virgül olarak kendimizi belirli bir konuma yerleştirmiş değiliz; ancak okuyucularımızın ve Avusturya’nın ulusal gazetelerinin haberlerimize olan ilgisi, ayrıca Avusturya devletinin bazı kurumlarının araştırma, analiz ve köşe yazılarımızı kaynak olarak kullanma talepleri, bizi habercilik noktasında ileriye dair bir adım attığımız düşüncesine itmektedir.

Bu bağlamda Der Virgül, yalnız olmadığının altını çizmek istiyor. Yukarıda belirttiğimiz gibi birkaç haber bülteni, gazetecilik kapsamında saygı duyulacak makalelerin altına imza atarak hepimize güç kazandırmaktadır. Der Virgül, bu gazetelerin hiçbirinden kendisini üstün görmediği gibi, onlara saygı duymaktadır.

Onların varlığı, Virgül’ün varlığını ispat eden diyalektik bir gerçekliktir. Virgül, karşıtları üzerinden güçlenen bir gazete olmakla beraber, onların Virgül’e karşı reaksiyonlarından ders çıkaran bir öğrencidir.

Haber Yapma ve İçerik Üretme Yeteneksizliği

Avusturya’daki Türkçe medya kuruluşlarının pek çoğu haberleri derinlemesine araştırmadan yayınlama eğilimindedir. Olaylar genellikle tek bir kaynağa dayanılarak aktarılır; resmi belgelerin, yerel basın arşivlerinin ya da doğrudan tanık beyanlarının yer alması nadirdir. Bu durum, hem haberin güvenilirliğini hem de kamuoyunu aydınlatma işlevini zayıflatır.

Ek olarak kaynak çeşitliliğinin olmaması — örneğin sadece bir tarafın görüşünün yansıtılması — tek taraflı bir anlatı oluşturur. Başlık-metni uyumsuzluğu, tıklama amaçlı abartılı başlıklar ve içerikle paralel gitmeyen detaylar da yaygın olarak görülmektedir.

Öte yandan, yerel olaylarda hız baskısı nedeniyle doğrulama süreci çoğu zaman atlanmaktadır. İlk olmak uğruna haber, haber vermenin amacından kopartılarak tüccar anlayışıyla adeta satılacak bir meta hâline getirilmektedir.

Reklam ve Finans Bağımlılığı

Medya kuruluşlarının gelir modelleri büyük oranda reklama ve sponsorlara dayanır; bu durum özellikle küçük ölçekli Türkçe yayınlar için geçerlidir. Avusturya’daki Türkçe sayfalarda gözlenen bir eğilim, reklam vericilerle olan çıkar ilişkilerinin içerik üzerinde dolaylı ya da doğrudan etkili olmasıdır.

Resmi Kurumlara ve Diplomatik Görevlilere Eleştirel Olmamak

Avusturya’daki Türkçe medyada, resmi kurumlar — belediyeler, konsolosluklar, diplomatik misyonlar — hakkında eleştirel haberlerin nadiren yer alması çarpıcıdır. Bunun en uç örneğini, Türkiye’nin Avusturya’daki diplomatik görevlilerine yönelik “aşırı yaltaklık” tutumu oluşturmaktadır: Görevli kurum ve kişilere yönelik ödüllendirici, övgü dolu yazılar çoğunluktadır; eksikler ve hatalar ise göz ardı edilmekte veya hiç görülmemektedir.

Bu durum, medyanın denetim işlevini zayıflatırken okurun çeşitli bilgi kaynaklarına erişimini kısıtlar ve toplumsal hesap verebilirlik açısından büyük bir boşluk yaratır.

Bir diğer ilginç davranış biçimi ise, gazeteci olduğunu iddia eden çok sayıdaki sosyal medya habercisinin Türk resmi makamlarındaki görevlilerle “fotoğraf karesinde” yer alma hastalığıdır.

Okur Açısından Sonuçlar

Bu üç alan — yeteneksizlik, finansal ve diplomatik bağımlılık, eleştirel duruş eksikliği — okur açısından doğrudan sonuçlar doğurur. Bilgi eksikliği ya da çarpıtılmış bilgiyle karar verme riski artar.

Haber güvenilirliği düştükçe, okur için medya güven kaynağından çıkar ve alternatif bilgi arayışına yönelir. Ayrıca eleştirel bakış açısı zayıfladıkça, toplumsal olaylar karşısında duyarsızlık veya yanlış yönlendirme olasılığı yükselir.

Avusturya gerçekliğinde asıl önemli olan ise, eğitim seviyesi düşük okuyucuya düşük seviyedeki habercilerin bilgi aktarımının yarattığı büyük tehlikedir. Okuyucunun kuyrukçusu olan haber sayfaları, okuyucunun içinde bulunduğu eğitim seviyesine teslim olmakta ve toplumu daha da derin bir çıkmaza sürüklemektedir.

Oysa medya, toplumu aydınlatan ve onları demokratik sistem içerisinde var olan haklarıyla tanıştırma göreviyle mükelleftir.

Bir okuyucumuzun bizi nasıl terbiye ettiğinden bahsetmek istiyorum:
Geçtiğimiz günlerde Der Virgül Facebook sayfasına mesaj gönderen bir okuyucu, bir okulda gerçekleştirilen yardım kampanyasının bizim için haber değeri taşıdığını düşünerek mesaj kutumuza anlaşılır bir yazımla olayı anlatmış ve ilgili afişi göndermiştir.

Der Virgül’den mesaja yanıt veren kişinin yetersizliği, okuyucu tarafından şu ifadeyle eleştirildi:
“İşinizi lütfen severek, can-ı gönülden yapınız!”

Zira okuyucu haklıydı. Der Virgül sayfasından yanıt veren kişinin, okuyucuya sorduğu birkaç sorunun yanıtı zaten mesajda açıkça yazılmıştı.

Okuyucumuz, bu cahillik sonucunda Almanca olarak şu ifadeyi kullandı:
“Könnten Sie bitte meine Nachricht an Herrn Adem Hüyük weiterleiten?”
[Türkçesi: “Lütfen mesajımı Sayın Adem Hüyük’e iletebilir misiniz?”]
Böylece bizimle bir haberi paylaşmanın pişmanlığını bu şekilde dile getirmiş oldu.

Çözüm Önerileri

  • Türkçe medya kuruluşlarının içerik üretiminde çok kaynaklı araştırma yapma kültürünü benimsemesi gerekir [biz dahil]. Böylece habercilik daha derinlikli ve güvenilir hâle gelebilir.
  • Resmi kurumlara yönelik habercilikte eleştirel mesafe korunmalı; alternatif görüşler, uzman yorumları ve soru soran muhabir yaklaşımı öncelik almalıdır.
  • Okurlar için medya okuryazarlığı programları geliştirilmelidir: Haberleri nasıl analiz edecekleri, kurumların hangi çıkar ilişkilerine sahip olabileceği, görsellerin bağlamı gibi konular öğretilmelidir. | ©Der Virgül

Not: Makalede sözü geçen gazetecilik, ilkesel ve etik değerler kapsamında yapılan tüm eleştirilerden Der Virgül olarak kendimizi ayrı tutmuyoruz; aksine, bu eleştirilerin tamamını üzerimize alıyor ve yayıncılığımızı bu doğrultuda geliştirmeye çalışıyoruz.

A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.