AB iltica politikasını sertleştiriyor | Sınır dışı işlemleri hızlanıyor

AB içişleri bakanları, Pazartesi günü Brüksel’de AB iltica ve göç paketinin önemli bölümlerine ilişkin tutumlarını kabul etti. Üç yönetmelik, geri gönderme süreçlerinin ve iltica prosedürlerinin tüm AB genelinde daha hızlı, daha basit ve daha verimli hale getirilmesini öngörüyor. Böylece Avrupa dışındaki tartışmalı “geri dönüş merkezleri” [Return hubs] hukuken mümkün hale geliyor. İçişleri Bakanı Gerhard Karner [ÖVP], toplantı öncesi bu merkezlere yeniden destek verdi.

Karner, geri dönüş merkezlerine açık

Göç dönüşümünün Avrupa düzeyinde de başarıya ulaşması gerektiğini söyleyen Karner, yeni AB İltica ve Göç Paktı’nın 2026 yılının ortasından itibaren yürürlüğe gireceğini ve işletilmesi gerektiğini belirtti:
“Bunu, iltica prosedürlerini Avrupa Birliği dışında mümkün kılarak, Avrupa dışındaki geri dönüş merkezleri kurarak yapabiliriz” dedi.

Avusturya’nın bu merkezlere ne zaman somut olarak katılacağı konusunda ise henüz net konuşmadı: “Her zaman adım adım ilerlemenin taraftarıyım.” Geri dönüş merkezlerinin mümkün olabilmesi için önce hukuki çerçevenin oluşturulması gerektiğini söyledi.

Komisyon Return hubs için hukuki zemini hazırladı

AB Komisyonu, geri gönderme yasasıyla üçüncü ülkelerde “Return hub” olarak adlandırılan merkezlerin hukuki temelini attı. Bu merkezlerin sadece geçerli bir geri gönderme kararına sahip kişiler için kullanılması planlanıyor. Amaç, farklı AB ülkelerinde birden fazla başvuruyu önlemek. Gelecekte geri gönderme kararları AB genelinde geçerli olabilecek.

Komisyon, karşılıklı tanımayı iki yıl sonra değerlendirecek. Geri göndermeler sadece insan hakları standartlarının geçerli olduğu üçüncü ülkelere yapılabilecek. İlgili kişilerin makamlarla daha fazla işbirliği yapması bekleniyor – işbirliğinin reddi durumunda ödenek kesintileri, giriş yasakları veya gözaltı uygulanabilecek.

Dayanışma havuzunda uzlaşma sağlandı

AB içişleri bakanları, sığınmacılar için bir dayanışma havuzunda siyasi olarak uzlaştı. Mekanizmanın amacı, AB içinde koruma arayanların dağıtımını daha adil hale getirmek ve yüksek yük altındaki üye ülkeleri rahatlatmak. Ülkeler, sığınmacı kabul ederek ya da mali katkılar ve diğer desteklerle dayanışma gösterebilecek.

Dayanışma havuzu, 2026 yılı için 21 bin yeniden yerleştirme ya da 420 milyon Euro yardım öngörüyor. Bu rakamlar, 12 Haziran 2026’da başlaması planlanan yıllık göç yönetimi döngüsünü dikkate alıyor. Avusturya ise son beş yıldaki yüksek göç baskısı nedeniyle dayanışma yükümlülüğünden muafiyet talep etti; Komisyona göre bu durum “önemli bir zorluk” teşkil ediyor.

Siyasi uzlaşma, hukuki inceleme ve çeviri sonrasında Konsey tarafından resmî olarak kabul edilecek – en geç 31 Aralık 2025’e kadar.

Güvenli menşe ve üçüncü devlet kurallarında anlaşma

Toplantının başında AB içişleri bakanları, güvenli menşe ülkeler ve üçüncü devletler konusundaki Konsey pozisyonlarını karara bağladı. Gelecekte Kosova, Bangladeş, Kolombiya, Mısır, Hindistan, Fas ve Tunus AB genelinde güvenli menşe ülkeleri sayılacak. Bu ülkelerden gelen başvurular, Komisyona göre düşük şans taşıdıkları için daha hızlı işleme tabi tutulacak.

Ayrıca AB ülkeleri için, reddedilen sığınmacıların güvenli üçüncü ülkelere sınır dışı edilmesi kolaylaştırılacak – başvuru sahibinin o ülkeyle kişisel bağlantısının olması artık gerekmezken, bugüne kadar gerekli olan bağlantı kriteri kaldırılacak.

Üç konu Trilog görüşmelerine temel oluşturacak

Geri gönderme, iltica prosedürleri ve güvenli devletlere ilişkin varılan üç Konsey pozisyonu, Avrupa Parlamentosu ile yapılacak üçlü görüşmelerin temelini oluşturuyor. Amaç, Konsey pozisyonları ve Komisyon önerilerinden ortak bir AB yasası çıkarmak.| ©DerVirgül

Yayınlama: 08.12.2025
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.