Almanya’da kadın profesörlerin oranı iki katına çıktı

Almanya’da kadın profesörlerin sayısı artıyor. Federal İstatistik Dairesi’nin açıkladığı verilere göre ülkede görev yapan kadın profesörlerin oranı 2024 sonu itibarıyla yüzde 30’a çıktı ve yaklaşık 52 bin 100 oldu.

Veriler, son 20 yılda Almanya’daki yükseköğretim kurumlarında görev yapan kadın profesörlerin sayısının iki kattan fazla arttığına işaret ediyor, 2004’te bu oran sadece yüzde 14’tü.

En fazla kadın profesörün bulunduğu akademik alan yüzde 44 ile beşeri bilimler olurken onu yüzde 39 ile sanat izledi. Buna karşın kadın profesör oranının en düşük olduğu alan yüzde 17 ile mühendislik bilimleri oldu.

“Sistem kadınların yükselmesini engelliyor”
Diğer yandan Hans Böckler Vakfı’na bağlı Ekonomik ve Sosyal Bilimler Enstitüsü (WSI) Direktörü Prof. Bettina Kohlrausch, doktora yapan kadın sayısının neredeyse erkeklerle aynı olmasına rağmen, erkeklere kıyasla çok daha az kadının profesörlüğe yükselebildiğine dikkat çekiyor. Kohlrausch, “Kadınları desteklemeye yönelik önlemlere rağmen bilim sistemi kadınların yükselme imkanlarını açıkça engelliyor” dedi.

Akademik kariyer basamakları yükseldikçe kadınların oranında görülen düşüş Kohlrausch’un dikkat çektiği tabloyu destekler nitelikte. Almanya’da 2024/2025 kış döneminde üniversiteye başlayanlar arasında kadınlar yüzde 52 ile çoğunluktaydı. 2024 mezuniyet yılında (doktora hariç) üniversite diploması alanlar arasında da kadınlar yüzde 53 ile çoğunluğu oluşturdu.

Ancak akademik kariyerin sonraki basamaklarında bu oranların tersine döndüğü görülüyor. Aynı mezuniyet yılında doktora derecelerinde kadınların oranı yüzde 46’ya düşerken bir üniversitede öğretim yetkinliğinin resmen tanınmasında bu oranın yüzde 36’ya kadar gerilediği görülüyor.

Akademide daha güvenli istihdam ve esneklik talebi
Profesör Kohlrausch’a göre bunun sebeplerinden biri, doktora sonrası aşamanın birçok kişi için aile kurma dönemine denk gelmesi. Kohlrausch, bu süreçte bir yanda yoğun mobilite ve büyük bir iş yükü, diğer yanda ise süreli ve güvencesiz çalışma koşullarının yaygın hale gelmesinin oranları etkileyen faktörlerden olduğu görüşünde.

Kohlrausch’a göre, kadınlar bakım yükünün büyük kısmını üstlenen taraf olduğu için bu süreçte kariyeri sürdürmek için gerekli koşulları karşılamak her zaman mümkün olmuyor. “Üniversite sisteminin bu anlamda ne yapılmaması gerektiğinin bir örneğini ortaya koyduğunu” savunan Kohlrausch’a göre, üniversitelerdeki ara kadrolarda dahi daha güvenli istihdam olanakları ve çalışma zamanlarında daha fazla esneklik sağlanması gerekiyor.| DW