2022’den geriye ne kaldı? 2023 ne getirecek?

Köşe yazıları | Pandemiyle geçen dramatik 2020 ve 2021 yıllarının ardından, pek çokları 2022 yılını toparlanmayı sağlayacak bir yıl olacağını ummuştu. Savaş, iklim değişikliği, ekonomik kriz – 2023 yılından beklentiler pek de parlak değil.

2022’den geriye ne kaldı? 2023 ne getirecek?

2022’den geriye başka ne kaldı?

Pandemiyle geçen dramatik 2020 ve 2021 yıllarının ardından, pek çokları toparlanmayı sağlayacak bir yıl olacağını ummuştu. Ancak Ukrayna’ya açılan savaş, hızla yükselen enflasyon ve iklim değişikliğinin etkileri, yine 2022’ye yönelik değerlendirmeleri de ağırlıklı olarak olumsuz kılıyor. Ancak yapıcı yaklaşımlar da yok değil.

Açlık ve göç

Primorske novice, silahlı çatışmalar ile iklim değişikliğinin etkilerinin geçtiğimiz yıla damga vurduğunu belirtiyor:

“Uluslararası insani yardım kuruluşlarının tahminine göre, 274 milyon kişi acilen insani yardıma ihtiyaç duyuyor. Geçmişte hiç görülmediği kadar yüksek bir rakam bu ve Covid-19 pandemisi dolayısıyla çok karanlık bir şekilde geride bıraktığımız bir önceki yıldan yaklaşık 40 milyon kadar daha fazla. 2022 yılında yurtlarından ayrılmak zorunda kalanların sayısında da rekor kırıldı; yüz milyon insan sığınmacı oldu.”

Türkiye enflasyon rekoru kırdı

Habertürk, hayat pahalılığının başka hiçbir ülkeyi Türkiye’deki kadar vurmadığını hatırlatıyor:

“Düşük maaş zamlarını protesto eden, iş bırakan, sendikal hakları için mücadele eden her sektörden işçi direnişlerine tanık olduk. … Dünyada pek çok ülke de 2022’de enflasyonun sebep olduğu alt üst oluşlardan etkilendi. Fiyat artışları ABD’de haziran ayında yüzde 9,1’e, Birleşik Krallık’ta ekim ayında yüzde 11,1’e kadar yükseldi. Ancak hiçbir ülkede enflasyon Türkiye’de resmi olarak açıklanan %80’leri bulmadı. Ayrıca hiçbir ülkede resmi enflasyon oranı-gerçek enflasyon oranı arasındaki dramatik makas farkı tartışması yaşanmadı.”

Kadınlar olmasaydı 2022’den geriye yıkım kalırdı

2022’de direniş ve ilerlemenin öncüsü kadınlardı, diyor Deutsche Welle:

“İran’da, Mahsa Amini’nin 16 Eylül’deki ölümünün ardından kadınlar mollalara karşı ayaklanma provasına girişti. … Brezilya’da, kadın düşmanı ve şiddet övücüsü bir cumhurbaşkanını sandığa gömen asıl olarak kadın seçmenlerdi. … Filistin topraklarında da askerlerin şiddetine karşı direnişin yüzü kadınlardı. … Liste sonsuza kadar uzatılabilir. Bütün bu kadınlar sayesinde bu yıla yalnızca şiddet görüntüleri değil, umut görüntüleri de damgasını vurabildi. … Bu büyük direnme güçleri, yaşama arzuları ve özgürlük tutkuları olmasaydı, 2022’den geriye acı ve hatta yıkım dolu bir yıl kalırdı.”

2023 ne getirecek?

Savaş, iklim değişikliği, ekonomik kriz – 2023 yılından beklentiler pek de parlak değil. Ancak bu kötümserlik eğilimine karşın kimi yorumcular, umutlu olmak için hayli neden görüyor.

Yoksulluk içinde geçecek yıllar bizi bekliyor

De Standaard, ucuz para çağından iyi istifade edilemediği için önümüzdeki yıl ağır bir bedel ödeneceğinden yakınıyor:

“Derin bir pişmanlık dönemi bizi bekliyor. Borçları azaltmak ve yenilik, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğine büyük yatırımlar yapmak için bu eşsiz şansı daha iyi değerlendirmediğimiz için pişman olacağız. … Artık kaçan bu dönemde daha kolay olabilecek her şey bugün daha acil, ancak aynı zamanda daha da zor hale gelecek. Şokları hafifletmek için hâlâ para harcıyoruz, ancak borçla aldığımız bu paranın gelecekte yine bir bedeli olacak. Yoksulluk içinde geçecek yıllar bizi bekliyor.”

Çevre politikaları lüks olmaktan çıktı

Ta Nea, önümüzdeki yıl iklim politikası meselesinde nihayet gaza basılması gerektiği uyarısında bulunuyor:

“Avrupa kıtası diğerlerine nazaran daha hızlı ısınıyor ve sakinleri bunun sonuçlarını kendi gözleriyle görebiliyor: Küçük bir akademisyen çevresini etkileyen bir teori olmakla sınırlı değil bu, insanların gündelik yaşamlarının da bir parçası. Seçmenler olarak yurttaşlar, siyasi bedelinden çekindiklerinden şimdiye kadar gezegeni kurtarmak için harekete geçmeyi erteleyen siyasetçiler ve iş dünyasının elitleri üzerinde baskı kurmalı. Çevre politikaları eskiden olduğu gibi yalnızca maddi ihtiyaçları karşılananları etkileyen bir lüks değil, herkesin hayatta kalması için bir gerekliliktir.”

Ümitvar olmak için sebep çok

Ekonomist Jacques Attali, Les Echos’ta 2023’ün kimi olumlu gelişmelerle bizi şaşırtabileceğine yönelik inancını paylaşıyor:

“Ukrayna Rus ordusunu yenebilir, Moskova’daki tiran tahtından inebilir ve enflasyon hızla düşebilir. … Almanların Amerikan ağababalarından, Rus tedarikçiler ile Çinli müşterilerden daha fazlasını bekleyemeyeceklerini sonunda idrak etmeleri ve Doğu Avrupa ve Ukrayna’yla birlikte, demokrasiye kavuşması halinde Rusya’nın da Avrupalılar eliyle yeniden inşa edilmesi sürecine yönelik büyük bir plan önermeleri de ihtimal dışı değil. Fransızlar ve diğer Avrupalı ülkeler bu plana onay verebilir ve böylelikle kendi şirketlerinin de büyümesinin önünü açabilir.”| eurotopics.net

 

Yayınlama: 31.12.2022
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.