Sosyal Yardım Reformu | “Yamalı Bohçadan” Standartlaşmaya mı?
| Adem Hüyük
Avusturya hükümeti, uzun süredir tartışılan sosyal yardım reformunu bu hafta resmen gündeme aldı. “Sozialhilfe NEU” [YENİ Sosyal Yardım Sistemi] başlığıyla sunulan paket, ilk bakışta ülke çapında bir standardizasyon, uyum programı ve çocuklara odaklanma hedefi taşıyor. Ancak ayrıntılar incelendiğinde, paketin birçok noktada belirsizliklerle ve siyasi manevralarla dolu olduğu görülüyor.
Bakan Schumann’ın “gerçekten büyük bir reform” vurgusu dikkat çekici. Reformun 2027’de yürürlüğe girmesi planlanıyor, yani mevcut hükümetin ömrünü aşan bir takvim söz konusu. Bu da paketi, uygulanabilirlikten çok seçim meydanlarına hitap eden bir siyasi niyet beyanına yaklaştırıyor.
Uyum Aşaması: Çifte Mesaj
Reformun en tartışmalı yanı, “ilk günden itibaren” öngörülen uyum aşaması. Bu aşama, Almanca öğrenimini, iş piyasasına yönlendirmeyi ve değerler eğitimini içeriyor.
Ancak burada verilen mesaj çelişkili: Bir yandan “herkes için uyum programı” denildi, öte yandan Uyum Bakanı Plakolm bunu sadece göçmenler için geçerli kıldı.
Sonuç: Reformun henüz başında, koalisyon ortakları arasında bile kafa karışıklığı.
Çocuk Yoksulluğu mu, Kontrol Politikası mı?
Pakette “çocuk yoksulluğunun azaltılması” iddiası ön planda. Ama aynı zamanda nakdi [Para yardımı] yardımlardan çok ayni [Mal, gıda veya hizmet yardımı] yardımlara ağırlık verileceği vurgulanıyor. Yani devlet, ailelere güvenmek yerine, çocukların hangi ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağını kendisi belirleyecek. Bu, sosyal devletin destekten çok kontrol mekanizması olarak işlemesine yol açabilir.
Göçmenler Üzerinden Kurulan Dil
ÖVP’nin kullandığı dil, reformun sadece teknik bir düzenleme değil, aynı zamanda ideolojik bir mesaj olduğunu gösteriyor. Plakolm’un verdiği “6.000 Euro sosyal yardım + 3.000 Euro aile yardımı alan Suriyeli aile” örneği, toplumda infial uyandırmayı amaçlayan tipik bir uç örnek. Buna karşılık NEOS’un Shetty’si, aynı örneğin “aşırı uç” olduğunu kabul ederek daha ılımlı bir çizgiye kayıyor.
Yine de ortak nokta şu: Sosyal yardım tartışmaları, göçmenler üzerinden şekillendirilerek kamuoyuna sunuluyor.
Muhalefetin Eleştirisi ve Sessiz Noktalar
FPÖ, reformu beklenildiği üzere “göz boyama” olarak niteledi. Yeşiller ise daha somut eleştiriler getirerek minimum standartlar ve bağımsız çocuk güvencesi talep etti. Caritas da yardımlarda kesinti riskine dikkat çekti. Burada asıl soru şu: Reform gerçekten yoksullukla mücadele mi amaçlıyor, yoksa göçmen karşıtı söylemlerle desteklenen bir tasarruf politikası mı?
Virgül’ün Yorumu
Hükümetin sunduğu “Sozialhilfe NEU” [YENİ Sosyal Yardım Sistemi]”, aslında eski tartışmaların yeni paketlenmiş hali.
Bir yandan “standartlaştırma” deniyor, öte yandan uygulama 2027’ye erteleniyor. Çocuklara daha çok imkân sağlama iddiası var, ama bu imkan nakit desteği değil, devletin yönlendirdiği ayni yardımlar üzerinden geliyor. Göçmenler için öngörülen uyum programı ise, reformun sosyal dayanışmadan çok toplumsal dışlama riskini barındırdığını gösteriyor.
Kısacası, hükümet “yamalı bohçayı” ortadan kaldırma iddiasıyla yola çıkıyor ama ortaya çıkan tablo, yeni bir yamalı bohçanın işaretlerini taşıyor.|© DerVirgül