Virgül’de Dokuz Yıl | Virgül’ün asıl sahiplerinden biri de Esra Can’dır

Virgül henüz yayın hayatına başlamamıştı, ben ise sosyal medya platformlarında makalelerimi üç parçaya bölerek paylaştığım dönemlerin kendi paradoksunda, narsist bir kişiliği beslemekle meşguldüm. O zamanlar yazdıklarımın okurla buluşma biçimi kadar, kendi kendime sunduğum onay ve geri bildirim döngüsü de önemliydi. Belki farkında olmadan hem kendimi hem de okuru sınayan bir oyun oynuyordum.

2016 Temmuz’unda yaşanan Türkiye gerçekliği, ideolojik olarak bana uzak olmasına rağmen, darbe girişiminde bulunan cemaate karşı geçmişte teorik anlamda saldırı olarak nitelenen makalelerim, beni bu dini cemaatin adıyla birlikte gözaltına alınmama yol açtı. Sonuç olarak serbest bırakılmış olsam da başka şehirlerde gözaltına alınmamın önü alınamamıştır. Oysa mevcut AK Parti Hükümeti, geçmişe dönük cemaat yazılarımı takdir ediyor ve her gözaltında benden özür diliyordu.

Ancak cemaatin siyasi yapılanmasının bugün bile AK Parti tarafından tespit edilememiş olması, beni gözaltına alan emniyet birimleri açısından bilinmez bir tehlike olarak sunuyordu. Bir de benim tarihsel bilgim ve hiç susmayan çenem, memurları zor durumda bırakıyordu.

Virgül’ün yayın hayatına başlamasıyla birlikte bu oyun değişti. Artık yazılar, ekranın ötesinde var oluyor; okuyucular, diğer yazarlar ve geniş bir düşünce ortamıyla bağ kuruyordu. Bu bağ, yazılarımı yeniden düşünmeme, sözcüklerin ve cümlelerin gücünü fark etmeme vesile oldu. Her yazı hem benim hem de Virgül’ün yolculuğunda bir kilometre taşı oldu.

Virgül’ün yazar kadrosunda yer alan Esra Can’ın yazıları, haber sitesinin okurlarıyla kurduğu bağın en güçlü göstergelerinden biri oldu. Can’ın kalemi, gündelik hayatın sıradanlığında saklı derinlikleri ortaya çıkarırken, insan ilişkilerinden kültürel gözlemlere kadar geniş bir yelpazeyi okura sunuyordu.

Esra Can’ın yazılarında öne çıkan bir tema, “görünmeyeni görünür kılmak”. Günlük yaşamın sıradan detaylarına odaklanırken, okuru düşünmeye ve sorgulamaya davet ediyordu. Onun satırlarında, bir kahve fincanının yanındaki küçük nottan, sokak köşelerinde rastlanan anılara kadar her şey bir hikâyeye dönüşüyordu. Bu yaklaşım, Virgül’ün yıllarca izlediği çizgiyle de paraleldi: sıradanın içine saklanmış anlamları açığa çıkarmak.

Yazılarında sıklıkla karşılaşılan bir diğer unsur ise dilin estetiği ve ritmi. Esra Can, kelimeleri özenle seçerken okura yalnızca bilgi değil, aynı zamanda bir duygu deneyimi de sunuyordu. Okuyucu, onun cümlelerinde gezinirken hem düşündürücü hem de hissettiren bir yolculuğa çıkıyordu. Bu, Virgül’ün takip ettiği edebi vizyonun bir yansıması olarak okunabiliyordu.

Dokuz yıl sonra, Esra Can’ın yazıları üzerinden Virgül’ün yolculuğunu değerlendirmek, haber sitesinin okurla kurduğu bağı yeniden fark etmek anlamında, alışkanlık haline gelmiş bir pratiği gözler önüne seriyor. Her yazı, bir yılın birikimini ve geleceğe dair umutları taşırken, okura kendi yaşamına dair yeni bakış açıları kazandırıyor. Virgül, bu yolculukta sadece bir yayın platformu değil, düşünceyi ve edebiyatı buluşturan bir mecra olmayı sürdürüyor.

Esra Can, 15 Temmuz darbe girişimiyle hiçbir bağlantısı olmamasına rağmen, yakın çevresi tarafından sahaya sürülmüş ve hak etmediği bir zulümle karşı karşıya kalmıştır. Aradan geçen süre zarfında masumiyeti anlaşılmış ve öğretmenlik vasfı kendisine geri verilmiştir. Ancak ekonomik ve siyasal baskılar altında kaldığı beş yıl boyunca, Virgül’e yazmayı bırakmamış; kendisine haksız yere zulüm eden iktidara karşı düz mantıkla eleştiri bombardımanına girişmemiştir. İşte Virgül, Esra Can’ın bu duruşuna hayran kalmış ve ona saygı duymuştur.

Esra Can, her şeyden öte, benim çok değer verdiğim bir öğretmen ve edebiyatçıdır. Hiçbir koşulda Virgül’ü yalnız bırakmamış, okurlarla ve yazarlıkla kurduğu bağı sürdürmüştür. Virgül’ün her konuda söz sahibi köşe yazarlarından biri olarak hem okur hem de platform için ilham kaynağı olmayı sürdürmektedir.

Ve ben diyorum ki; Virgül’ün asıl sahiplerinden biri de Esra Can’dır.

Dokuz yıl boyunca yazılarıyla okurlarla kurduğu bağı, platformun fikir ve edebiyat vizyonunu güçlendirmesi ve her koşulda kalemini bırakmaması, onun yalnızca bir yazar değil, Virgül’ün ruhunu taşıyan bir isim olduğunu gösteriyor.

Esra Can hem ilham veren bir öğretmen hem de düşüncenin sürekliliğini sağlayan bir köşe yazarı olarak, Virgül’ün varlığında ve yolculuğunda hep yanımızda olmuştur.| ©DerVirgül

A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.