Avusturya’daki Müslüman dernekler Filistinlilere destek veremiyor mu?

Adem Hüyük

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalar Gazze’de çocuk- yaşlı demeden can almaya devam ediyor. Dünyanın dört bir yanında taraflara destek gösterileri yapılarak kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor. Devletlerin çıkar ilişkileri üzerinden yaklaştığı çatışmalara, din birliği yönünden yaklaşanlar da çoğunlukta. Çatışmalara objektif ve hümanist yaklaşanlar ise ölen sivil insanların dininin veya milletinin bir öneminin olmadığını vurguluyor. Ancak her hâlükârda bölgede her dakika bir insan hayatını kaybetmeye devam ediyor…

Dün Londra’da 300 bin kişi Filistinlilerle dayanışma yürüyüşüne katılırken, aynı saatlerde Viyana’da ‘Büyük Gazze Yürüyüşü’ gerçekleştirildi. Ancak yürüyüş söylendiği gibi büyük olmadı. Gösteriye katılım sayısı bine ulaşamadı.

Türkiye kökenli dernekler mesafeli

Protesto kültüründen yoksun bırakılan birçok sivil toplum kuruluşu, masa başında veya sosyal medyada gösterdikleri cesareti, alanlarda gösteremiyor. Filistin’e giderek İsrail’e karşı savaşmak istediklerini söyleyerek “savaş çığırtkanlığı” yapanlar, yanı başındaki Filistinlilere destek gösterilerine katılmıyor – katılamıyorlar…

Özellikle Filistin ve Doğu Türkistan söz konusu olduğunda Avusturya’daki Türkiye kökenli ‘muhafazakâr’ sivil toplum kuruluşları, kurumsal olarak destek sunmaktan çekiniyorlar. Gösterilere bireysel ve az sayıda kişiyle, sanki “sadece Türk bayrağı” alanda görülsün diye katılıyorlar.

Peki neden?

En önemlisi, Avusturya hükümetinin İsrail-Hamas çatışmalarındaki safı belirleyici etken oluyor. Avusturya devletinin Hamas’ı terör örgütü olarak tanımlaması, Filistinlilerle dayanışmanın kapsamını daraltıyor ve her slogan, her pankart yazısı suç teşkil edebiliyor. Ayrıca, bu gibi gösterilere kurumsal katılmanın ileriye dönük yaptırımlar doğuracağı düşünülerek, Avusturya devletiyle ters düşmek istenilmiyor.

Özellikle 2017 erken genel seçimleriyle iktidara gelen ÖVP-FPÖ koalisyon hükümeti tarafından camilerin mercek altına alınması, sivil toplum kuruluşlarının pratik kabiliyetlerini neredeyse bitirme durumuna getirmiştir. Bu nedenle Avusturya devletinin beyaz dediği, siyah olsa dahi, sivil toplum kuruluşları renklerin değişik yansıtılmasına, “kendi selameti” için karışmamayı seçiyor.

Öte yandan, Filistinliler üzerinden ideolojilerini pekiştirenlerin sesleri ise dört duvarın dışına çıkmıyor, kısık sesle Filistin’e destek bağışları toplamaya devam ediyorlar.
Filistinlilere hiçbir fayda sağlamayan bu cevreler, İsrail devlet politikalarını Yahudi politikaları olarak tanımlıyor, Müslüman gençlerin Yahudilere karşı düşmanlık beslemelerini sağlıyorlar.

Sonuç olarak; Dün [cumartesi] Viyana’da Filistinlilere destek gösterilerine, Türkiye kökenli sivil toplum kuruluşlarından ‘kurumsal’ hiçbir katılım olmadığı gibi, bireysel katılımda yok denecek kadar azdı. | ©DerVirgül