Gönlümü Put Sanıp Kıran Kim?

………………………………………İbrahim

İçimdeki putları devir
elindeki baltayla
kırılan putların yerine
yenilerini koyan kim

Güneş buzdan evimi yıktı
koca buzlar düştü
putların boyunları kırıldı
İbrahim
güneşi evime sokan kim

Asma bahçelerinde dolaşan güzelleri
Buhtunnasır put yaptı
ben ki zamansız bahçeleri kucakladım
güzeller bende kaldı
İbrahim
gönlümü put sanıp kıran kim!

Asaf Halet Çelebi’nin şiirinde belirtildiği gibi; içimizdeki putların elindeki baltayla kırılması, Hz. İbrahim’in putların bulunduğu yere gidip tüm küçük putları kırdıktan sonra baltayı en büyük putun boynuna asması olayına bir göndermedir.

Burada İbrahim Peygamber’in somut olarak görünen putları kırması, aslında insanın iç dünyasında yoktan var ettiği, gözünde büyüttüğü kişileri veya kavramları “ilah” gibi görmesini simgeler. Esas olan, kendimizi ve içimizde büyüttüğümüz sevgiyi, korkuyu ya da bağımlılığı fark etmek ve bu içsel putları kırmaktır.

“Kırılan putların yerine yenilerini koymak” ise, hayatımız boyunca geçmişten getirdiğimiz ve gelecekte karşımıza çıkabilecek içsel düşmanları — yani kibir, korku, bağımlılık, takıntı gibi duyguları — fark edip yok etme çabamızı temsil eder.

Güneş buz tutmuş evimi eritti” dizesinde geçen güneş, aslında içimizdeki korkuların, endişelerin ve takıntıların çözülmesini sağlayan farkındalık olarak görülebilir. Evimizi aydınlatan bu güneş, dışarıdan değil, kendi içimizden doğar.

“Asma bahçelerindeki güzelleri put yapan Buhtunnasır” ifadesi, insanın hem içindeki hem dışındaki güzellikleri ulaşılmaz hâle getirmesini, iyilikleri ve sevgiyi “dokunulamaz” kılmasını eleştirir. Bu yaklaşım, hayatı mekanik ve duygusuz hâle getirir.

Şairin “Ben de zamansız bahçeleri kucakladım” demesi, tüm güzelliklerin zaten kendi içinde var olduğunu, geçmişe ya da geleceğe takılı kalmadan bunları fark etmemiz gerektiğini anlatır.

İbrahim, gönlümü put sanıp kıran kim?” dizesi ise şiirin özüdür. Burada sorulan asıl soru, insanın gönlündeki en değerli şeyin bir başkası tarafından değersizleştirilmesi, kırılması ve incitilmesidir. Gönül kırıklığı, insanın en derin yarasıdır.

Hayata tutunmak için hiçbir şeyi içimizde putlaştırmadan; sevgi, saygı, merhamet ve hoşgörüyle insanı Allah’ın yarattığı bir kul olarak sevmek, gönlümüzü ferahlatır. Ailemizle, dostlarımızla ve içsel gücümüzle hayata güzellikle bakmak; içimizdeki putları yok etmemizi sağlar. | ©DerVirgül

Yayınlama: 26.10.2025
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.